Hormonlu Çocuklarımız
Anne baba olarak, çocuklarımızın büyümesini ve gelişimini izlemekten zevk alırız. Ufacık bir bebekken genç bir erişkin haline gelmesini heyecanla bekleriz. Ama son zamanlarda rastladığımız ve bizi rahatsız eden bir gerçek var çocuklarımız daha büyümeden ergen oluyorlar. 1990’lardan beri, tıbbi dergilerde yayınlanan istatistikler de bu gerçeği destekliyor; çocuklar erken yaşta ergenliğe giriyor.
Ergenliğin fiziksel değişiklikleri 8 yaşından küçük kızlarda görülmeye başladı. Erkek çocukların % 30’u 9-10 yaşında ergenliğe giriyor. 2018 yılı itibariyle, on yıl öncesine kıyasla iki kat fazla kız erkenden ergenliğe giriyor. 6 veya 7 yaşından küçük kızlar ergenlik gelişimini gösterdiğinde, bu “erken ergenlik” olarak kabul edilir ve tıbbi olarak değerlendirilmeleri gerekir.
- Peki bu değişikliklere neden olan nedir?
Çocuklarımızın büyümesi için doğru beslenmeleri gerekiyor. Ama çok uzun zamandır doğru beslendiklerinden emin miyiz?
Kabul etmemiz gerekir ki yediklerimiz yıllar içinde değişti. Daha kolay elde edilen gıdalar ve hazır ürünler tüketiyoruz. Şehrin keşmekeşinde yaşayan bizler neredeyse meyve ve sebzelerin gerçek tadını, kokusunu unuttuk. Market raflarında her meyveye her mevsim ulaşabilen çocuklarımıza sorsak acaba çileğin mevsimini bilir mi?
Çocukken arka bahçenizdeki şeftali ağacını hatırlayın, yaprakları kıvrımlı, kahverengi çürüktü. Üzerinde zarar veren böcekler vardı. Oysa marketlerde tablo gibi şeftaliler, parlak nektarinler var. Bozulmayan sebzeler, renkleri cazip tabloluk meyveler market raflarını süslüyor ve bizler de daha ucuz ve kolay olduğu için bu gıdaları tüketmekte sakınca görmüyoruz.
Market faturasını azaltmaya, hızlı alışveriş yapmaya çalışırken gerçekten eve ne getirdiğimizi biliyor muyuz? Kansere neden olan veya olabileceğinden şüphelenilen, çocuklarımızın büyümesine ve gelişmesine etki eden kimyasalları ve hormonları evimize taşıyoruz.
Xenoestrojenler adını verdiğimiz östrojen gibi davranan ya da benzeyen bu kimyasallar bazı sabun, şampuan, kozmetik ve temizlik ürünlerinin yanı sıra tarımda kullanılan tarım ilaçlarında bulunur ve bu kimyasallarla ilaçlanmış meyve ve sebzeler çocuklarımızın gelişimini etkiliyor.
- Hormonlu gıdaların tüketilmesi çocuklarda hangi sorunlara neden olur?
Erken ergenlik dışında, bu gıdaların tüketilmesiyle daha sık alerji, bağışıklık sisteminin zayıflaması nedeniyle sık sık enfeksiyon, diyabet ve kanser riskini arttırabilir. Özellikle tarım ilaçlarına maruz kalma santral sinir sistemi bozukluklarına, nöronal gelişme geriliklerine neden olabilir.
Endüstrileşme ile diyet alışkanlıklarının değişmesi, doğal gıdaların yerini alerjen düzeyi yüksek hazır gıdaların alması çocuklarda besin alerjilerinin görülme oranını çok yükseltti. Yanlış, düzensiz beslenme ve onun sonucu gelişen obezite (şişmanlık), vücuda alınan katkı maddelerinin bağışıklık sistemini bozması sonucu dirençli ve sık geçirilen enfeksiyonlar, hareketsizlik çocuklarda pankreasın insülin üreten hücrelerine zarar vererek diabet riskini arttırmaktadır.
Diğer taraftan kadınların en önemli hormonu olan östrojenin bir kısmı yağ dokusunda üretilir ve depolanır, böylece aşırı kilolu obez çocuklar bu hormonu daha çok üretir. Obezitenin en önemli nedenlerinden biri olan hareketsizlik ise pubertal gelişmeyi tetikleyen melatonin azalmasına neden olabilir.
Acı bir diğer gerçek de hormonlu, ilaçlı gıdaların ve fastfood ürünlerinin çocuklarda sık tüketilmesi ile lenfoma, lösemi ve beyin tümörlerinde artış saptanmış olmasıdır.
- Organik veya iyi tarım sertifikalı ürünlere ulaşamayanlar sebze ve meyve yerken nelere dikkat etmeliler?
Tarım ilaçlarına ve diğer kimyasallara maruz kalma oranını azaltmamız gerekiyor, Organik meyve ve sebze almaya çalışmak ilk adım ama aldığımız gıdanın organik olduğundan ne kadar emin olabiliriz? Bu nedenle aldığımız her gıdada tarım ilacı varmış gibi hareket etmekte ve bu ilaçları uzaklaştırmaya çalışmakta yarar vardır.
- Tüm meyve ve sebzeleri iyice suyla yıkayın.
- Yıkadıktan sonra kuru tek kullanımlık bir kağıt havlu ile peeling tarım ilacı kalıntılarını ve bakterileri uzaklaştırmanıza yardımcı olur.
- Sebzeleri soyun veya yaprakların dış katmanını çıkarın.
- Birçok kalıntı yağda çözünebilir olduğundan, görünür yağları etlerden ayırın.
- Et ve tavuğu iyice pişirin.
- Hormonlar ve tarım ilacı alımını azaltmak için çeşitli gıdalar (baklagiller, tofu, fındık ve yumurta gibi et alternatifleri..) tüketin.
- Çilek mevsimi geldi. Çileklerde hormon var mı? Çocuklar çilek tüketebilir mi?
Taze, güzel ve kıpkırmızı bir çilekten daha leziz bir meyve yoktur galiba. Tatlı ve lezzetli olmanın yanı sıra, çilekler oldukça yararlı bir meyvedir. C vitamini, folat, potasyum ve bol lif içerir. Birçok yararı olduğunu biliyoruz, örneğin çileğin içinde bulunan antosiyanin isimli bir maddenin orta yaşlı kadınlarda kalp krizi ve felç riskini azalttığını gösteren çalışmalar var. Hatta bazı araştırmacılar alzheimerdan korunmak için de oldukça yararlı olduğunu düşünüyorlar. Çileklerin diğer meyvelerden daha fazla şekere sahip olduğunu düşünürsünüz ama çilek aslında en popüler 4 meyveye (portakal, muz, üzüm, elma) kıyasla daha düşük miktarda şeker içerir ve bu nedenle diyabet riskini de azaltmaktadır. Ve size bir sır vereceğim çilekte portakaldan daha fazla C vitamini var! Bir fincan yani 8 adet çilek orta boy bir portakaldan daha fazla C vitamini içerir. C vitamini, antioksidan özellikleriyle bilinir ve vücudu kanser dahil birçok hastalığa karşı korur.
Ancak ne yazık ki her yıl, kirli olarak bilinen en yüksek düzeyde tarım ilacı kalıntısına sahip meyve ve sebze listesinin en başında çilek geliyor. Organik vaya iyi tarım sertifikalı çilek alma konusunda ısrarcı olmalıyız. Ayrıca ne yazık ki çilek alerjen içeren bir meyve ve sıkça alerjisi gözüküyor. Bu nedenle yerken abartmamakta yarar var. Eğer alerjisi yoksa çocuğumuza mevsiminde günde 8 adet organik çilek yedirebiliriz.
- Çocuklara sebzeleri çiğ verirken nelere dikkat edilmeli?
Altın kural bahçenizden toplasanız bile, yemeden önce her zaman yıkadığınızdan emin olun. Ürünü iyice durulamak ve toz, kir veya kimyasal kalıntı bulunmadığından emin olmak son derece önemlidir. Ayrıca, meyve ve sebzeleri temizlemek için özel bir temizleme fırçası kullanabilirsiniz. Meyve ve sebzelerinizi yıkamak yeterli değildir, bunları tek kullanımlık kağıt havlularla iyice kurutmak çok önemlidir. Bu kalan tüm tarım ilacı kalıntılarını uzaklaştıracak ve çocuğunuz daha güvenli bir şekilde yiyecektir.
- Hayvan ürünlerinde de hormonlar var mı?
- Sadece meyve ve sebzeler de değil, FDA’ya göre (Gıda ve İlaç Dairesi) süt sığırlarında, dana veya kümes hayvanlarında büyümelerini hızlandırmak için onaylanmamış steroid hormonları kullanılıyor. Bununla birlikte, 1950’lerden beri, FDA östrojen, progesteron ve testosteron dahil olmak üzere besinlerimizde sentetik steroid hormonlarına ise izin verdi. FDA bu hafif miktarlarda eklenmiş hormonları riskinin minimum olduğunu söyledi ama bazı bilim adamları, en düşük seviyede bile olsa kullanılan bu hormonların “güvenli” olmadığını iddia ediyorlar. Küçük çocuklar çok düşük östrojen seviyelerine bile çok hassaslar ve işte ergenliklerini tetikleyen bu minicik masum görülen hormon olabilir.
Bebeklerde soya formülü içeren mamalar fitoöstrojen adını verdiğimiz bitkisel östrojenler içeriyorlar ve özellikle bebeklerde yapılan çalışmalar gelişmeye olumsuz etkilerinin olduğunu ortaya koymuştur. 2012 yılında yayınlanan bir çalışmada 2920 kız çocuğu üzerinde çalışılmış ve soya formülü ile beslenen çocukların % 25’inde erken menarş (ilk adet kanaması) gözlenmiştir.
- Hormonlu gıdalardan kaçınmak için ne yapacağız?
- Sağlıklı ve besleyici bir diyet için çalışıyoruz. Mümkünse, sentetik tarım ilaçlarını önlemek için organik veya iyi tarım sertifikası olan üreticilerin meyve ve sebzelerini satın alın.
- Egzersiz de yaptırarak çocuklarımızın kilo vermesine yardımcı olalım.
- İşlenmiş ve yüksek kalorili gıdalardan kaçınalım.
- Eğer erken ergenlik olduğunu düşünüyorsanız mutlaka bir pediatri uzmanı tarafından muayene edilmesini sağlayın.
- Ne yiyeceğimizi ve çocuklarımıza yedireceğimizi akıllı düşünerek seçelim!