Selenyum Desteği Almalı Mıyım?

Esansiyel bir mineral olan selenyum, insan hayatı için oldukça önemlidir. Selenyum vücutta pek çok maddenin üretimi, tamiri ya da ortadan kaldırılmasında görev alan enzimlerin yapısında bulunur. 

Selenyum:

*Tiroit hormon metabolizmasında,  

*Antioksidan sistemin yapısında,  

*Üreme sisteminde, 

*Bağışıklık sistemi gibi pek çok sistemde bulunan enzimlerin yapısında vardır ve önemli görevler üstlenir. 

Selenyumun temel kaynağı besinlerdir

Selenyumun temel kaynağı diyetteki besinler olup, su ve havada önemsiz miktarda selenyum bulunmaktadır. Selenyum hayvansal kaynaklı besinlerde selenosistein, bitkisel kaynaklı olanlarda ise selenometiyonin olarak bulunmaktadır. Diyette selenyum esas olarak selenometiyonin dir ve diyetteki selenyum miktarının en az %50’sini oluşturur. Pişirme ile besindeki selenyum oranını yarı yarıya azalmaktadır.

Selenyum hangi besinlerde var?

  • Yağlı tohumlar, 
  • Kuruyemişler, 
  • Tavuk ve hindi eti,
  • Balık ve deniz ürünleri,
  • Kırmızı et, 
  • Tahıllar
  • Yumurta.

Günlük ne kadar selenyum almalıyız?

Diyetle alınması gereken selenyum miktarı 70-90 mikrogramdır. Ülkemizde yapılan çalışmalarda günlük selenyum alımının 30-45 mikrogram düzeyinde kaldığı tespit edilmiştir. Kan selenyum düzeyi sigara içenlerde içmeyenlere göre düşerken, alkol alanlarda almayanlara göre yüksek bulunmuştur. Sıklıkla kadınlarda ve gebelerde daha düşük selenyum düzeyleri vardır.

Selenyum eksikliği

Son yıllarda araştırmalar, selenyum eksikliğinin yaşlanma, kanser, insülin direnci, diyabet, kardiyovasküler sistem ve nörolojik sistem hastalıkları ile ilişkili olabileceğini göstermektedir. Yapısında selenyum bulunduran proteinlere selenoproteinler adı verilmektedir. İnsan vücudunda yüz adet kadar selenoprotein bulunmaktadır. Bu proteinler en çok antioksidan savunma sisteminde rol oynamaktadır.

Sağlıklı bireyler selenyum almalı mı?

Otoimmün hipotiroidi durumunda, multipl skleroz, Alzheimer gibi nörolojik hastalıklarda, erkek infertilitesinde, bağışıklık sisteminin desteklenmesinde, meme, kalın bağırsak, prostat kanserinden korunmada, yaşlanmayı geciktirmek ve kalp hastalıklarında kişinin selenyum ihtiyacı var ise destek ürünler kullanmak oldukça anlam kazanmaktadır. Ancak toplumumuzda günlük selenyum miktarı eksik alınmakla birlikte ciddi eksiklik vakası görülmemektedir. Bu sebeple son zamanlardaki popüler yaklaşımlara uyup gereksiz ve yüksek doz kullanımlardan kaçınılmalıdır. Gelişebilen selenyum toksisitesinde, bulantı, kusma, karın ağrısı diyare, saç kaybı, sinir sistemi harabiyeti ve kanser hücresi gelişimi söz konusu olmaktadır.

Sonuç olarak;

Her zaman öncelikli olan sağlıklı ve dengeli beslenme ile ihtiyacımız olan miktarın gıdalarla alınmasıdır. Ek desteğe ihtiyacın olabildiği hastalık durumlarında ise kan düzeyi kontrolü ile uygun desteğin hekim kontrolünde planlanmalıdır. Daha sağlıklı olmak isterken, sağlığımızı riske etmemeliyiz.

Cici doktorum diyor ki…

Yeterli ve dengeli beslenen kişilerin herhangi bir mikro ve makro besin takviyesine ihtiyacı yoktur.

Sağlığınız mutfağınızda saklı…

İç Hastalıkları Uzmanı

Start typing and press Enter to search