Çocuklarınızın Özgüvenini Geliştirmek İçin Onlarla Oynayın!
Çocuklarımızın oynayarak öğrenmek için en önemli döneminin 0-6 yaş arası olduğunu biliyoruz. Peki onların gelişimini desteklemek için nasıl oyunlar oynamalıyız?
Özgüven annenin kucağında başlar
Doğumdan sonra güven oluşturan ilk bağ beslenme esnasında anne kucağında oluşur. Bu benlik dışında karşı tarafla kurulan güven, çocuğun özgüvenini oluşturması için çok önemlidir. Bu evrede çok fazla önerim olmayacaktır. Bebeğinize bol bol tensel temasta bulunun.
Bebeğiniz büyürken onunla beden temasını kesmeyin
İlk 3 aydan sonra bebeğinizle beden temasını kesmeden oyunlar oynayın. Mesela sarılma pozisyonunda yerde yuvarlanma, çocuk kucağınızdayken kendi etrafınızda dönme ve baş aşağı bakacak şekilde kopma dediğimiz ters bakış hareketleri yapabilirsiniz. Bu oyunlar bebeğinizin çevresel uyaranları farklı bakış açısı ile gözlemlemesini, aynı zamanda da hızlanan beyin hızını senkronize etmesini öğretecektir.
Çocuğunuzun evde çorapsız vakit geçirmesini sağlayın
Yer ile temas başladığında çocukların çorapsız daha fazla vakit geçirmesini sağlayın. Bebekler en çok uyaranı ayaklarından alırlar. Yalın ayak basmanın çocuğunuzun vücut ağırlık merkezini ve ayak basış açısını bulmasında çok önemli rolü vardır. Bu nedenle yaz aylarında plajda kumun serin olduğu zamanlarda çocuğunuzu çıplak ayak yürütün.
Bırakın etrafı keşfetsinler
Çocuklar kendi hareket dinamiklerini keşfettikten sonra, onları kendi haline bırakarak çevreyi keşfetmelerini sağlayın. Burada çocuğun bir nesneyi ya da kişiyi görsel temas ile izlemesinden bahsetmiyorum. Örneğin bir yere çıkarken tehlikeli de olsa ilk ayaklarını uzatmasına ya da kollarından çekmesine müsade edin. Sizin yapmanız gereken sadece onlara gelecek zararları minimalize etmektir.
Takla atmak özgüveni geliştirir
Ebeveynler en çok çocukları takla atarken korkarlar. Ancak çocuk gelişiminde takla atmak çok önemlidir. Siz sadece onun takla atacağı zemini yumuşak yaparak riski azaltın. Çocuğunuzu ense kısmından elinizle destekleyerek takla atmasına yardımcı olabilirsiniz. Takla atmak vestibüler sistemin gelişimini sağlayarak çocuğun özgüvenini arttırır. Takla atarken yapılan dönüşler çocuğun sosyalleşmesini ve hareketli ortamda kendini konumlandırmasını sağlar. Böylece çocuğunuzun sizden kopup grup içindeki oyunlara dahil olması daha kolay olacaktır.
Ona birşey olacak diye çocuğunuzun oyunlarını kısıtlamayın
Çocuğunuz parkta yalnız başına her tür aktiviteyi yapıyor, ancak aynı parkta koşuşturan başka çocuklar varken bir kenara çekilip kendi başka oyun oynamayı tercih ediyorsa, bunun temelinde sizin engellemeleriniz vardır. Ona birşey olacak diye atmasına izin vermediğiniz taklaların, başı döner diye engellediğiniz dönerek oynadığı oyunların ve bir yere çarpacak kaygısıyla kısıtladığınız hareketlerin çocuğunuzun gelişimine negatif etkisi olduğunu unutmamalıyız.
Çocuklarınıza çok oyuncak almayın
Çocukların odaları oyuncak dolu ve dağınıktır. Çocukken bizim çok oyuncağımız olmadığı için onun her tür oyuncağı olsun isteriz. Ancak bazen eksikliklerimizi oyuncak alarak tamamlamaya çalışırız. O kadar çok oyuncak alırız ki… Sonra da çocukların bu oyuncak dağlarını dağıtmasından ve kendi başına oyun kuramamasından şikayet ederiz. Çok sayıda oyuncak, çocuğun bir oyuncakla yakınlaşmasını, bağ kurmasını ve becerilerinin geliştirmesini engeller. Çocuğun dikkatini bozarak bir oyuncağı bırakıp başka bir oyuncakla oynamasına ve oyun kuramamasına neden olur. Bu nedenle onlara gereğinden fazla oyuncak almayın.
Çocuğunuz oynarken ona eşlik edin
Çocuğunuzun oyuncakla oynarken sizin hikayeleştirdiğiniz geçişlere ihtiyaç vardır. Örneğin;
“Arabaya bir yol yapalım mı?”,
“Bu yol nereye gitsin?”,
“Yol çok uzun oldu. Yakıta ihtiyacımız olabilir. Yakıt alalım mı?”,
“Yakıt istasyonumuz yok, onu inşa edelim mi?”,
“Sence nereye inşa edelim?” gibi hikayeleştirdiğiniz oyunlar sayesinde hem onların hayallerini güçlendirir hem de onunla olan iletişiminizi kuvvetlendirebilirsiniz.
Karanlık korkusunu oyun oynayarak yenebilirsiniz
Çocuğunuz tek başına uyumuyor, mutlaka size temas ederek uyuyor veya yatağın bir köşesinde uyumaya çalışıyor ise karanlıktan korkuyor olabilir. Bunu çözmek için uyumadan önce loş bir ışıkta karşılıklı şu oyunu oynayabilirsiniz:
“Hadi burnumu bul”,
“Senin burnunu ben bulayım mı?”,
“Benim kulaklarım nerde?”,
“Senin kulakların buradaymış” gibi saç telinden ayak tırnağına kadar bulmaca oyunu oynayın. beş kez oynadıktan sonra tamamen karanlıkta aynı oyunu oynamaya devam edin. Çocuğunuzun bir süre sonra karanlıktan korkmadığını ve daha özgüvenli olduğunu göreceksiniz.
Cici doktorum diyor ki…
Çocuklarınızın teknolojik aletler yerine klasik oyuncaklarla oynaması onların hayal gücünü ve problem çözme yeteneğini geliştirir.