Prostat Kanseri

Kanser, vücuttaki hücrelerin kontrolden çıkması sonucu oluşan bir hastalıktır. Bu durum prostatta başladığında buna prostat kanseri denir. Cilt kanseri dışında, prostat kanseri erkeklerde en sık görülen kanserlerdendir. 

Prostat kanseri olan birçok erkek, özellikle de kanser prostat dışında bir organa yayılmamış ise, kanser herhangi bir belirti göstermeden başka nedenlerden ölmektedir. Genel olarak, prostat kanseri teşhisi konan erkeklerin yaklaşık %96’sı beş yıl sonra hala hayatta kalırlar.

 Prostat Nedir? 

Prostat, penis, prostat, seminal veziküller ve testisleri içeren erkek üreme sisteminin bir parçasıdır. Prostat, mesanenin hemen altında ve rektumun önünde bulunur. Yaklaşık bir ceviz büyüklüğündedir ve üretrayı (mesaneden idrarı boşaltan tüp) çevreler. Spermin bir kısmını oluşturan sıvıyı üretir. 

Erkek yaşlandıkça, prostatın boyutu artma eğilimindedir. 

Bu durum üretranın daralmasına ve idrar akışının azalmasına neden olabilir. Buna iyi huylu prostat hiperplazisi yani prostat büyümesi denir. Prostat büyümesi prostat kanseri ile aynı şey değildir. 

Prostat kanserinde hangi şikayetler görülür?

Prostat kanseri her bireyde farklı şikayetlere neden olabilir. Çoğu erkekte hiç bulgu görülmez. 

Aşağıdaki belirtilerden herhangi birine sahipseniz, hemen doktorunuza danışın:  (Ancak bu belirtilerin prostat kanseri dışındaki durumlardan da kaynaklanabileceğini unutmayın.)  

  • İdrar yapmaya başlamada zorlanma.
  • Zayıf veya kesik kesik idrar yapma.
  • Özellikle geceleri sık sık idrara çıkma. 
  • Mesaneyi tamamen boşaltamama.
  • İdrar yaparken ağrı veya yanma. 
  • İdrarda kan veya meni görülmesi.
  • Sırt, kalça veya geçmeyen pelvik ağrı. 
  • Ağrılı boşalma. 

Prostat Kanseri taramasında ne yapılır?

Prostat kanseri taramasının amacı, tedavi edilmezse yayılma riski yüksek olabilecek kanserleri erkenden bulmak ve yayılmadan önce müdehale etmektir. Taramayı düşünüyorsanız, taramanın, tanının ve tedavinin olası yararları ve zararları hakkında bilgi edinin ve kişisel risk faktörleriniz hakkında doktorunuzla konuşun. Prostat kanseri taraması için standart bir test yoktur. Ancak yol gösterebilen bazı tetkikler yapılabilir. 

  1. PSA Testi:

Prostat kanseri taraması için standart bir test yoktur. En yaygın kullanılan iki test Prostat Spesifik Antijen (PSA) ve Testi Prostat spesifik antijen (PSA) testi adı verilen bir kan testidir. 

PSA, prostat tarafından yapılan bir maddedir. Kandaki PSA seviyeleri, prostat kanseri olan erkeklerde daha yüksek olabilir. Bunun dışında PSA seviyesi, prostatı etkileyen diğer durumlarda da yükselebilir. 

Kural olarak, kandaki PSA seviyesi ne kadar yüksekse, prostat sorunu o kadar olasıdır. 

PSA düzeyini etkileyen faktörler: 

  • PSA düzeyi yaş ve ırk gibi birçok faktörden etkilenebilir.
  • Bazı prostat bezleri diğerlerinden daha fazla PSA yapabilir.
  • PSA seviyeleri bazı ilaçlardan etkilenebilir.
  • Genişlemiş prostat (prostat hipertrofisi) durumunda da PSA düzeyi etkilenebilir.
  • Prostat enfeksiyonunda PSA seviyelerini etkilenebilir. 

Doktorunuz PSA sonuçlarınızı yorumlayacak en iyi kişidir. PSA testi anormalse, prostat kanserinin olup olmadığını öğrenmek için doktoro size biyopsi önerebilir. 

  1. Elle Rektal Muayene (Rektal tuşe)

Elle rektal muayene (rektal tuşe), bir sağlık uzmanının, prostattaki anormal herhangi bir büyümeyi anlamak için elle yaptığı bir muayenedir. Bu muayenede prostatı hissetmek için doktor parmağını hastanın rektumuna yerleştirir. Amerikada bu muayenenin, ne kadar faydalı olduğu konusunda yeterli kanıt bulunmaması nedeniyle rektal tuşe tarama testi olarak önerilmemektedir. 

  1. Biyopsi: 

Biyopsi, prostat kanserini teşhis etmek için kullanılabilecek bir prosedürdür. Biyopsi, prostattan küçük bir doku parçasının çıkarılması ve kanser hücrelerinin olup olmadığını görmek için mikroskop altında bakılmasıdır. Biyopsi dokusuna bakılarak Gleason adı verilen bir skorlama, kanser varsa, yayılma olasılığını gösterir. Puan 1 ile 5 arasında değişmektedir. Puan ne kadar düşük olursa, kanserin yayılma olasılığı o kadar düşük olur. 

  1.  Transrektal ultrason veya MRI:

Biyopsi, prostat kanserini teşhis etmek için ana işlemdir, ancak doktor biyopsinin doğru yerden yapıldığından emin olmak için transrektal ultrason veya manyetik rezonans görüntüleme (MRI) de kullanabilir. 

Transrektal ultrasonda, rektuma parmak büyüklüğünde bir prob yerleştirilir ve prostatın görüntüsüne bakılır. 

MRI da ise, prostat görüntüsü radyasyon kullanmadan, mıknatıslar ve radyo dalgaları ile elde edilir. 

Prostat kanserinde evreleme: 

Prostat kanseri teşhisi konulursa, kanser hücrelerinin prostat içinde mi yoksa vücudun diğer bölgelerine mi yayıldığını öğrenmek için başka testler yapılır. Bu işleme evreleme denir. 

Kanserin sadece prostatta olması veya prostatın dışına yayılması, prostat kanseri evresini belirler. Bu evreleme doktorun tedaviye karar vermesine ve hangi tedaviyi kullanması gerektiğine yardımcı olur.  

Prostat kanseri tedavisi:

Prostat kanseri için farklı tedavi türleri mevcuttur. Doktorunuz prostat kanserinin hızlı bir şekilde büyüme olasılığının düşük olduğunu düşünüyorsa, kanseri hemen tedavi etmemenizi önerebilir. Bunun yerine, sizi takibe alarak beklemeyi tercih edebilir. 

Aktif gözlem: 

 Bu yöntemde prostat spesifik antijen (PSA) testleri ve prostat biyopsilerini düzenli olarak yaparak prostat kanserini yakından izlenir. Sadece kanser büyürse veya semptomlara neden olursa tedavi edilir. 

Dikkatli bekleme:

Hiçbir test yapılmadan beklenir ve herhangi bir semptom geliştiğinde doktor tedavi eder. Bu genellikle 10 yıl ve daha fazla veya daha az yaşaması beklenen erkekler için önerilir. 

Ameliyat. 

Prostatektomi, prostatın ameliyatla çıkarılmasıdır. Radikal prostatektomi denilen teknikte prostatın yanı sıra seminal vezikülleri de (meniye dönüşecek sıvıları üreten bezler) çıkarır. 

Radyasyon tedavisi: 

Kanseri öldürmek için X-ray’e benzer yüksek enerjili ışınlar kullanılır. İki tür radyasyon tedavisi vardır.

  • Eksternal radyasyon tedavisi. Vücudun dışındaki bir makine, radyasyonu kanser hücrelerine yönlendirir. 
  • Dahili radyasyon tedavisi (brakiterapi). Radyoaktif tohumlar veya peletler, kanser hücrelerini yok etmek için cerrahi olarak kanserin içine veya yanına yerleştirerek yapılır.

Kriyoterapi: 

 Kanser hücrelerini dondurmak ve öldürmek için prostat kanserinin içine veya yanına özel bir prob yerleştirilir. Bu daha nadir kullanılan bir tedavidir. 

Kemoterapi: 

Kanser vücudun prostat dışında diğer bölgelerine yayıldıktan sonra kanseri küçültmek veya öldürmek için özel ilaçlar kullanılarak yapılır. İlaçlar, ağızdan aldığınız haplar veya damarlarınızdan verilen ilaçlar veya bazen her ikisi de olabilir. 

Biyolojik terapi:  

Vücudun kanserle savaşmasına yardımcı olmak veya diğer kanser tedavilerinin yan etkilerini kontrol etmek için kullanılır.Vücudunuzun bağışıklık sistemiyle birlikte çalışır. 

Yüksek yoğunluklu odaklı ultrason: 

Bu terapide kanser hücrelerini öldürmek için yüksek enerjili ses dalgaları (ultrason) kanserli dokuya yönlendirir. Bu daha az yaygın bir tedavidir. 

Hormon tedavisi: 

Kanser hücrelerinin büyümek için ihtiyaç duydukları hormonları almalarını engelleyen bir tedavidir. Buna androjen yoksunluğu tedavisi (ADT) de denir.

Türkiye’de her yüz bin erkekten 35’inde prostat kanseri tanısı konmaktadır. 

Üroloji Uzmanı

Start typing and press Enter to search